Genel Bilgi

İnternete bağlı birimlerin, birbirleriyle iletişim sağlamak amacıyla kullandıkları benzersiz numaralara İnternet Protokolü(IP) adresi adı verilmektedir. TCP/IP protokol grubunun ağ katmanında yer alan IP, internete bağlı cihazların adreslenerek alınacak ya da gönderilecek veri paketlerinin ağ içerisinde hedef adreslere doğru bir şekilde yönlendirilmesini sağlar. İnternete bağlı her cihazın bir IP adresi bulunması zorunludur. IP adreslerinin çeşitli sürümleri geliştirilmiş olmakla birlikte halen en yaygın olarak kullanılanı IPv4’tür.

Geliştirildiği ilk yıllarda sadece akademik çalışmalarda, sınırlı sayıda kullanıcı tarafından kullanılmakta olan internet; bilgisayar kullanımının artması ve mobil haberleşme gereçlerinin yaygınlaşması sonucu günümüzde aklın sınırlarını zorlayabilecek çeşitlilikte yaşamın her alanında, toplumun her kesimi tarafından kullanılabilmektedir. Buna karşılık halen yaygın olarak kullanılmakta olan IPv4, gelişen ve değişen teknoloji ile internete bağlı cihaz sayısının hızla artması karşısında gerek sayı olarak, gerekse servis kalitesi, güvenlik, mobilite gibi zamanla ortaya çıkan farklı ihtiyaçları karşılayamaz hale gelmiştir. IPv4’te karşılaşılan bu sorunların giderilmesine yönelik olarak 1998 yılında İnternet Mühendisliği Görev Gücü (Internet Engineering Task Force - IETF) tarafından “Yeni Nesil İnternet Protokolü”  (Internet Protocol Next Generation - IPng) olarak da adlandırılan IP’nin altıncı sürümü IPv6 geliştirilmiş ve standartlaştırılmıştır. 

IANA (Internet Assigned Numbers Authority-İnternet Tahsisli Sayılar Kurumu) tarafından yönetilmekte olan IP adresi havuzunda tahsis edilebilir durumdaki IPv4 adresleri 3 Şubat 2011 itibariyle tükenmiştir. IPv6 ise bir anlamda sınırsız sayıda IP adresi sağlayabilmekte ve adres tükenmesi sorununa çözüm olmaktadır. ,

IPv6 ile ilgili daha fazla bilgiye “IPv6 El Kitabı”ndan erişebilirsiniz.